English | Turkish | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | new zealand n. | yeni zelanda | ||
It must be borne in mind, that unlike Australia or New Zealand, the EU has a long land border. Avustralya ya da Yeni Zelanda'nın aksine AB'nin uzun bir kara sınırına sahip olduğu unutulmamalıdır. More Sentences |
||||
General | new zealand n. | yeni zelandalı | ||
She’s from Canada and he’s from New Zealand. Kız Kanadalı, erkek de Yeni Zelandalı. More Sentences |
||||
Politics | ||||
Politics | new zealand n. | yeni zelanda | ||
This was the point I made with regard to New Zealand. Yeni Zelanda ile ilgili olarak değindiğim husus da buydu. More Sentences |
||||
Computer | ||||
Computer | new zealand n. | yeni zelanda | ||
This was the point I made with regard to New Zealand. Yeni Zelanda ile ilgili olarak bu noktaya değinmiştim. More Sentences |
||||
General | ||||
General | new zealand adj. | yeni zelanda´ya özgü |